on 30 Eylül 2012 Pazar
Pilakanı aldım! Pilakiyi severim! Yes mi no mi?

Türkiye'de ender rastlanır olaylardan birisi; 'size çarpan kişiden pardon' duymak.
Galiba insanlar 3'e kadar sayamıyor.
Etiket eklerken yaşadığım zorlukları yazsam roman olur.

Neyapsayeri açıldığından beri 13 yazı girildi onlarca yorum yapıldı ve inanmayacaksınız ama 1000'lerce kişi tarafından 'beğeniyle(!)' okundu. Bu kişiler arasında tanıdıklarımın (umutömürçağrıvs) olması bu hitlere katkı sağlar diye düşündüm ama onlar arasında çağrıömür hariç okuyan yok. Umut burada yazar sana isyan ediyor.

Trt ve Star yeni bir akım başlattı gibi görünüyor. Trt bilim kurguya şubatla, star teve ise ağır roman, dila hanım gibi şeylerle slowdan romaniyete dönüyor.

Bu ara çok yoğunum. Kafam dağınık yani. Çünkü bir konu hakkında karar vermem gerekiyor. Acaba? diyorum sürekli. Normalde pek demem. Nedir kafamı bu kadar yoran şey? Nedir bu kadar kafama takdığım düşündüğün araştırdığım şey. Değer mi? Acaba yazar şimdi ne yapacak?

Evet, kabul ediyorum eskisi gibi hevesle yazmadığım için yazılarımı okurken bende sıkılıyorum. Silmeyede üşeniyorum bu yüzden işte böyle saçma ve karışık yazılar ortaya çıkıyor. Peki ne bu kafamı yoran şey. Hmm, bende bilmiyorum.

Sizce iphone mu alayım HTC mi? eyçtisi büyük ekranlı olanları 4-5'' çok hoş. Ama android. iphone ise ios.Neyse...

Bazı insanları tanıyamıyorum diye kendime kızarken çok eskiden yaşadığım bir şeyi tekrar yaşadım. Bir insanı çok yakından tanıyınca içimde bir gariplik oluyor soğuyorum bariz. Bunu yenersem zaten enfestekülli-ye'te varan sayıda dostum olur. Dostlarımı ince eler sık dokurum. Elediğim şeyi dokur muyum?

Ne diyom ben mk ya.


Oğlum numaranı niye vermiyon?
-Sevgili okurum, vercem ama elim tuşlara gitmiyor. Gel adam akıllı bir social ağa deki böyleyken böyle. Numaranı istiyorum çok ciddiyim de. ciddi düşünüyorum de. Gel verim. Bak umuta dediki 'num at' verdim. Ömür ise abi 'num vercen?' dedi attım. Sen naptın? 'ya numaranı verir misin belki arada ararım sorarım konuşuruz bi sesini duyalım' dedin. Bu kadar uzun cümle kurulmaz zarar, ziyan.

Twitter'a niye girmiyon?
-Sevgili okurum, bu ara çok yoğunum desem? Giriyorumda login olmuyorum desem. Sadece tivitlere bakıyorum kaçıyorum desem. Ya da dfghjkalda.d desem?

Kızlar neden vermez?
-Vermezde vermez mk sizene, jack daniels iç versin! http://www.youtube.com/watch?v=E8NcZiwLO-U

Soğan kokusu nasıl gider elden?
-Avuç içinizi metal bir kaşıkla ve bol su ile yavaşça yıkarsanı.... oktay usta konuşmaya katıldı. esra erol konuşmadan ayrıldı.

Umuuuut! Senin yüzünden fb kötü gidiyor. Ömüüür! Senin yüzünden, dersler nası gidiyor? Çağrııı Okul nasıl gidiyor panpişcan?

Hâlâ mı diyorum bazen. Mesela bugün. Nasıl konuşuyor. Anlamıyorum. < duygusal köşe. > yazık cidden.

Aynadaki yüzünün karşılığı benim, gördün mü sevgilim?
                                                      William Shakespeare
Devamını göster. Hepsi bu kadar değildir heralde...
on 19 Eylül 2012 Çarşamba
Gülümseyin!

3,2,1 çektim! Çok güzel çıktınız. Normalin aksine. -teşekkürler, hıhıh.
Peynir deyin, -peeeyniiir!..

Garipsediğiniz şeyleri benimsediğinizde garip mi olursunuz?
İnsan olduğunuz için, kendiniz olduğunuz için dışlandığınız bir yerde bir başkası mı olursunuz ya da insanlığınızdan ödün mü verirsiniz?

Söylediklerimin çoğu anlamsız, kelimeler kifayetsiz. Bunun bilincinden bilinçsizce yazıyorum. Hürriyet yazarı gibi sürekli 'enter, üç nokta' yapıyorum. Ama ne diyeceğini bilmeden birşeyler söylemekde zor oluyor anlayın.

Twitter bir zamanlar güzel bir giriş yapmış şu 'saçmasalak' web dünyasına. Günümüzde ergenizmin kontrolü altına girmiş ki her gün bir dayrekşınır, bilivırs, ördekçi görmeyelim. Gün geçmiyor ki kalbimiz pıt pıt etmesin.

Facebook desen tüm bahsettiklerinden uzak, uzakları yakınlaştırmaya çalışan ama yakını bile uzak kılan - bir masadan bir masaya facebookdan konuşmak - bir web site olmuş çıkmış.

Benim web projelerim desen almış başını gidiyor (çöpe) Hiç bir projemi açıp bakmışlığım yok. Ne olmuş ne bitiyor demişliğim yok. Kat kat paralar döktüğüm herşeyden feragat edip bu bloggerda yazmıcam deyip yazan biri olup çıktım. Eyvah yandık desene! (dinleyin bunu)

kısasakısas kelimesini hep kullanmak istemişimdir ama hep dengeli olduğum için zaten benimseyerek söylemeye bile gerek kalmadan yaşamışımdır. İnsandır, işi olabilir ve ya olmayabilir, meşgul olabilir. Ve ya görüyor cevap vermiyor olabilir. Kırılabilir, darılabilir, çekip gidebilir, bitsin diyebilir. Ama...

Şehir yaşamını benimsemiş birisi olarak hiç göl kenarında göle ördek bırakmadım, kağıttan gemi yapmadım, çok zorlukta yaşamadım. Yeri gelince konuştum, yeri gelince sustum, dinledim, yorum yaptım, anladım ve ya anlamaya çalıştım ve bilhassa anlamaya çabaladım. Niye? diyebildim. Acaba demeden.

Uzuuun birşeyler yaşadım. Çok şey değişti hayatımda. 2 mevsimi bir anda yaşıyorsun düşünsene camdan bakıyorsun güneş, çiçekler açmış ve sonra gözlerini kapatıp açtığında sararmış tüm herşey, güneş yok, sen bitiksin herşey garip, o garip.... hımm..

Kitap okuyan biri değilim ama merak ederim. Araştırırım en saçma şeyi bile araştırırım. Dil öğrenirim. Bir şeyi anlamasam bile 10'da birinden birşeyler çıkartır konuyu kavramaya çalışırım. Ama bu sefer olmadı. Yapamıyorum anlamıyorum yüzlerce saat, gün, hafta, ay ve yıllarımı verdiğim şeyi anlamıyorum. Çok yabancı kalıyor. Sanki bana konuşuyor ama tanımadan. Bilmeden ilk defa birinden duymuşta önyargı yapıp yorumlar gibi. 140 karakterde 140 çıban çıkıyor. 140 kere bitiyorum.

Ben kötü biri değilim. Kendime sövdürmedim, laf ettirmedim iyi biri oldum. Şimdi aynaya bakınca ben kendime kızıyorum. Ne yaptın sen!! diyorum. Ama cevap hiç. Hiç birşey yapmadım. Bu mu? Bu mu suç?
Bırakın yahu, life on your vision. Bırakın yahu, dont turn back. Bırakın yahu, he loved to you but now hmm its end. Bırakın yahu, live your life.

Tek bir şey isticem, harfler konuşsun bugün. Bu yazı okunurken kulağına fısıldasın.
'Yapma, yapma, yapma lütfen. Değer vermişsin. Çok mu gördün bana? Al, senin olsun. 4-5 yıla bir değer vermeyi çok mu gördün. Tanıyamadım. Al, senin olsun. Şaşırmadın mı? Tamam şaşırma, zaten biliyormuşsun beni öyle diyorsun yani. Sen bilirsin. Bil. Tanımadan yargıla, tanıyama. Bırak şunu deseydim şayet bırakmamam için bir neden olmazdı. Ağlama, değmez. O tivitleri görmek istemiyorum. Haketmedim.'

İsteklerim; oku, istediğini ol, çabala, çok iyi ol, daha iyi ol mutluluk zaten gelicektir. Ben bu oldum de! Ben büyüdüm de! Diyebil.  İyi yaşa gözünü sevdiğim, dilediğin gibi. Torunlarını görmen dileğiyle. söz?

not: ben buralardayım.

qHomiCh Shey.
Devamını göster. Hepsi bu kadar değildir heralde...

Hi!

on 14 Eylül 2012 Cuma
İnsanlar bazen çok samimi gelebilir size. Ama söyledikleri sözler ile sizi çok şaşırtabilir. Öyle de oldu bana mesela. Çok şaşırdım. En umrumda değil 'nefretimde' dediği kişiyle birisi bu kadar ilgili oluyorsa 'iyi veya kötü' bu koyar elbette. Öyle de oldu..

Dün suskunları izledim.
Bugün çok yoruldum, yoğun bir gündü.
Hayat çok sıkıcı geliyordu bir uğraş çıktı benim içinde.

Size tek bir önerim olacak, kendiniz olmayı abartmayın. Kendiniz olun.

bir hikayede belkide son hikayede burada bitti. Tivittır filanda kalmadı.

Bundan öncede 3-4 kere nickname değiştirmişliğim var. Bu sefer değiştireceğimide sanmıyorum. Goodlooktoyou.

Note: kankişler arada gelirim yazışırız.
Devamını göster. Hepsi bu kadar değildir heralde...
on 11 Eylül 2012 Salı
Mevkiiniz ne olursa olsun kalbiniz var olduğu sürece farklı düşüncelere kapılan tipik bir insan oluyorsunuz işte.

Güzel bir gün... Sabah kalkıyorsunuz güneş tamda panjurdan sızmış gözlerinize vuruyor. Oh! Ne güzel anasını satim. Sonra birden aklınıza olur olmadık şeyler geliyor. Ne varsa 'NE YOKSA' düşünüyorsunuz tabiri caizse. Ne yoksa onu istiyorsunuz, düşlüyorsunuz ve yine istiyorsunuz...

Aşk bazen engel tanıyor. Ama insanlar birbirini tam anlamıyla tanımıyor. Sanal ortamda herşey bir yere kadar malesef. Bir yerden sonra insan kimliğinden ayrılıp bir anda hayvanda olabiliyorsunuz, bir anda insanlığınız x2'de olabiliyor. Bu size kalmış. Size kalmış şeylerde tek başınıza karar vermekte iyiyseniz büyük ihtimal x2 olursunuz. Neyse, diyeceğim şey tam olarak bunlar değil ama;bunlardan çokta uzak değil aslına bakarsanız.

Kendimden bahsedeyim. Müthiş! Harikulade! Eşsiz! BHK*! filan dersem sakın inanmayın. Kimse değil ve ben kimse olmadığım halde bende değilim. Kız arkadaşından ayrılan birisine erkek arkadaşı teselli olarak 'sana kız mı yok be olm!?' derken kızlar kızları tesellide 'Ayh! Bırak allahını seversen' ya da 'Belki öyle değildir!' diyebiliyor. Bunlarında konuyla pek alakası yok aslına bakarsanız. (aslına baka baka bir hal olan adam vol 2)

Ne diyor bu mk ya? diyenler var gibi. Diyeceğim şu ki bilir kişiye;
-Kendini üzme.
-Kendine güven.
-Kendin ol! Böyle çok daha şokella!
-Hayat 3 gün dün bugün ve yarın. Yarını şekillendirmek elleriydeyken düne takılma derim. Silemezsin bir anda bende biliyorum. Sil de demiyorum. At kafandan şunuda demiyorum. Ama o olmazsa olmaz düşüncesi yanlıştır. Kendi kendine yetebilmeli insan ve yaşayabildiği kadar yaşamalı düşündüğü için. Yaşayabildiği kadar! Torunlarını bile görmeli!
-Okulun çok güzelmiş ya baktım biraz. Bahçesi falan huzur saçıyor... Otur orda gül topla, çiçek topla, çikolatalı süt iç ne bileyim :)

Bu arada BHK ne lan yukarı işaretlemişsin diyen kardeşler 'bulunmaz hint kumaşı'

Tavan bize çok şey anlatabilir. Düzdür, ama kafana düşerse yamultur mk! -ne alaka ya- Düşünmek istemediğim şeyler aklıma geldiğinde ben genellikle şarkı mırıldanırım. Senin yüzünden başladım bu şarkı mevzusuna, ben şarkı falan dinlemezdim ya la.

Paylaşacak çok kişi vardır, dinleyecek çok kişi vardır ama bir tanesi cristiano ronaldonun 56 mt'den attığı gole benzemez. -gece gece kafa gidiyor- Seni dinleyecek bir kişi, kafanı koyacak bir omuz, yaşayacak bir aşk belkide unutmana, paylaşmana yardımcı olur. Ama aşk zorla olmaz. Kızsan erkekle, erkeksen kızla olur. Zor kim lan?

Bu arada umut kız olsam ilksana verirdim dediydin ya. -İlksan kim lan!?

Yine bu arada, ne uzun bir araysa artık herşeyi sığdırdım... Neyse, ne diyordum? he hatırladım o çocuk pek sevimsiz, şirincede olmayan birisi. Hemide bir kızcağıza şeker değiliz erimeyiz demekte tam odunluktur. Kızlar bi kere çok şekerdir. Bim ise buluşmak için güzel yerdirde salı günleri gitmek makbuldür. Çünkü bim ve çevresindeki yerlerde manav günü olabilir. Sebze ve meyvede indirimi kaçırmamak lazım. Geleceği düşünün biraz canım sizde aaa!

Buralarda hava çok enteresan. Soğuk ama güneş var. Saçlarım bir o yana bir bu yana uçuşmaktan harabiyet mertebesine ulaştı. Saçlarımı çok enteresan kestirdim çohhoş oldu. Bugün alışveriş yapıyordum koton'da erkek bölümüne ineyim dedim (-1'e komuşlar) çok güzel şeyler gelmiş. Renkli pantolonlarda güzelmiş. Gömleklerde, hırkalarda güzelmiş. Öyle işte.

Bir döküleyim saçılayım öperesyönü de böylece başarısız olmuş oldu çünkü 'türkiyenin ve balkanların en saçma blogu böyle bir saçmalık görmedi'.

Nolur böyle moralize 2 seviyesinde (-3 -2 -1 0 1 2 3 4 5 6 7 8 :) 10) tivitler atma çünkü benim moralize seviyem -4 falan oluyor.

Öyle işte. Yeni telefon numaram eskisinden daha şokella. 05xx kısmını saymazsan gerisini toplayınca sevdiğim bir sayıya ulaşıyorsun bu da öyle işte.

Hayatın şokella olsun. mıtlılıklar...

Şokella tivit uzmanı
SENTİLMEN!
Devamını göster. Hepsi bu kadar değildir heralde...
on 4 Eylül 2012 Salı
Normalde, ya saçmalamak için yazarım ya birine cevap vermek için. Ya da öyle aklıma estiği için. Arkadaşlarıma, 'bi başka be'me ve kankistik kardeşime....

Bugün bi saçmalık okuyamayacaksınız ama belki size saçma gelecek. Bu muydu yani diyebilirsiniz o da tamam.

Bazen bir şeyi çok isteriz 'ne olur sadece bu olsun başka bişey istemicem' deriz. Ama aslında tek istediğimiz o değildir. Öyle gelir ama zamanla unutulur o da. Benim debelenip, uğraşıp aldığım dumbelllarım, telefonum, oyun setlerim, film cd'lerim, dvdlerim, dergilerim(yüzünü bile açmadım) ve aklıma gelmeyen bir sürü enterese şey. Tamam aşkı meşki böyle özetlemek bunlara denk tutmaz ve ya benzetmek biliyorum yanlış olucaktır ve öylede 'yanlış'.

Eğer ben böyle biriysem çok teşekkür ederim. Yıllarımızı verdik birbimize, saatlerimizi, gecelerimizi, öğle yemeklerimizi, sırlarımızı, telefonlarımızı ve daha ne fazlasını. Yalan da olabilir, söylemişsindir belki bende söylemişimdir ufak pembiş yalanlar. X-at sitesi bildiğin çöpe at hatıraları tarzı bir yerdi. boşluktu hayatımızı kararttı maffetti bizi demekde istemiyorum. Ama güzeldi be abi.

 Bitsin demek illa bitsin demek değil. Biliyorum hiç istemiyorsun ama eğer 'o'nsuz olmuyor diyorsan arkadaşlıkda güzel birşey. Her sn düşünmek ne hatırlıyorum bak bu sefer 'biliyorum'. Ama herşeyin bir zamanı olduğunada inanıyorum. Cidden çok önemli zamanlar adıma. Geçmişi bırakda geleceğimi şekillendirmek elimdeyken bunu 'yoksay'mak istemiyorum.

Arkadaşlık, dostluk, dastlıkda çok güzel şey. Tatlı konuşmalar, güzel ses, güzel kız hepsi bir insanda birleşince o da çok 'şokella' oluyor. peripella, alpella oluyor.

Sana yine 1-2 öğüt vereyim. Eğitimini tamamla, hedefine ulaş. Kendin ol. Kendi halinle daha güzelsin. Daha özelsin daha bi sensin. Stilist ol! Mimar ol! Ne olmak istiyorsan o ol. Kimsenin dediğine bakma(diyeceğim ama bunu 'kimse' olmadığımı belirterek söylim fail olmasın)

Oku hepsini ama alınma. Küsme darılma ağlama. Cıvıldayan kuştan hergün bende bakıyorum.

Başka bişey gelmedi aklıma. x yok tamam. bu garanti cümledir.

Thanks for all.


@mrfluu senlede birgün kupon tutturacağız eminim lan! :D
Devamını göster. Hepsi bu kadar değildir heralde...